Zariyat suresi 39. ayet: “Fakat o, 'bütün kişisel ve askeri gücüyle' yüz çevirdi ve: ‘ (Bu,) Ya bir büyücü veya bir delidir’ dediler” diyor. O devrin Mehdi’si olan Hz. Musa (a.s)’a. “Bunun üzerine, Biz onu ve ordularını yakalayıp denize attık;” diyor. Deccallerin arkasında hep ordular olur. Türk ordusunun Cinlerdenifrit: "Sen, makamından kalkmadan önce onu sana getiririm. Muhakkak ki ben, ona (onu gerçekleştirebileceğime) kuvvetle eminim." dedi. NEML-39 Tefsiri: Kur'ân-ı Kerim Lafz-ı ve Ruhu. NEML Suresi 39. âyet için tüm Türkçe Kur'ân Meâllerini Kıyasla. Süleymanın emrindeki cinlerden güçlü ve yetenekli biri olan ifrit, “Sen daha yerinden kalkmadan onu sana getirebilirim!” dedi, “Gerçekten bunu yapabilecek güce sahibim ve son derece güvenilir biriyim.”. -“Sen makamından kalkmadan önce sana onu ben getiririm. Benim, buna karşı elbette güvenilir bir gücüm vardır” dedi. Kuran Meali ve Tefsiri. Kuran Meali ve Tefsiri. Furkan Suresi 46. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri. 16 Haziran 2021. Furkan Suresi 46. ayeti ne Ayetinin Meali (Anlamı): Cezamdan kurtulmak için varsa bir hîleniz, bir düzeniniz, hiç durmayın, beni atlatmak için hemencecik uygulayın! Mürselât Suresi 39. Ayetinin Tefsiri: Kur’lahza’daki bahşedilen bilgilerden anlaşıldığına tarafından mahşer gününün çeşitli safhaları olacaktır. Her safhanın kendine has halleri zWHJ3k. Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır. Kâle ifrîtun mine-lcinni enâ âtîke bihi kable en tekûme min makâmikes ve-innî aleyhi lekaviyyun emînunCinlerden bir ifrit, sen yerinden kalkmadan dedi, ben onu sana getiririm ve şüphe yok ki ben, elbette güvenilecek bir kuvvete sahibim. Cinnlerden bir ifrit şöyle demişti “Sen daha makamından kalkmadan, ben onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim” teklifini iletmişti.Cinlerden becerikli, kurnaz, gözüpek biri “Daha oturduğun yerden kalkmadan, onu sana getirebilirim. Çünkü ben, bu konuda gerçekten güvenilir bir güce sahibim” bir İfrit “Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter. Bana güvenebilirsiniz.” bir ifrit "Sen makamından kalkmadan önce ben onu sana getiririm. Gerçekten ben buna gücü yetecek güvenilir biriyim" İfrit 'Sen daha makamından kalkmadan, onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim.' bir ifrît kuvvetli ve becerikli olan biri şöyle dedi “ - Sen yerinden kalkmadan önce, ben o tahtı sana getiririm. Muhakkak onu taşımağa gücü yetib onu zayi etmiyen güvenilir bir kimseyim.”Cinlerden bir ifrit “Sen bu makamından kalkmadan onu sana getireceğim. Benim onu korumaya gücüm yeter. Ve ben güvenilirim.” bir ifrit, “Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter ve bana güvenebilirsiniz” bir dev, dedi ki ona Sen yerinden kalkmadan, ben onu sana getiririm, buna gücüm yetişir, ben bu işte emniyetli, kuvvetli kişiyim»Cinlerin elebaşlarından bir ifrit kuvvetli bir cin “Sen şu oturduğun yerden kalkmadan önce o tahtı sana getiririm. Hem bu işi başaracak gücüm var ve hem de bu konuda güvenilir bir kişiyim bana inanabilirsin” üzerinde cinlerden ifrît "Sen yerinden kalkmazdan evvel ben ânı sana getüreceğim ben kuvvetli ve eminim" bir ifrit "Sen yerinden kalkmadan önce sana onu getiririm, buna karşı güvenilir bir güce sahibim" bir ifrit[407], ”Sen yerinden kalkmadan ben onu sana getiririm ve şüphesiz ben, buna güç yetirecek güvenilir biriyim” “Şeytanî özelliklerde ileri gitmiş, tuttuğunu devirir, güçlü, becerikli, ele avuca sığmaz” demektir. İfade, hem insanlar hem de cinler için kul... Devamı..Cinlerden bir ifrit Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter ve bana güvenebilirsiniz, bir ifrit, "Sen daha yerinden kalkmadan onu sana getirebilirim. Bunu becerebilecek güce sahibim," bir ifrit, "Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm ve güvenim var." bir ıfrit, ben, dedi onu sana sen makamından kalkmazdan evvel getiririm ve her halde ben buna karşı kuvvetli bir emînimCinlerden bir ifrit¹ “Sen makamından kalkmadan önce onu sana getiririm. Bunu gerçekleştirebileceğimden eminim.” İfrit isim değil, becerikli ve güçlü anlamında niteliktir. Cinden bir ifrit Sen makaamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Ben buna karşı her halde güvenilecek bir kuvvete mâlikim» bir ifrît “Sen, daha makamından kalkmadan önce, ben onu sana getiririm; ve hakikaten ben, buna gerçekten gücü yeten, ve bu hususta güvenilir biriyimdir” danışman olan yabancı milletlerden cinlerden birsi “Sen daha yerinden kalkmadan o tahtı sana getiririm ve benim bu işi yapacak yeterli gücüm var” bir ifrit dedi "Daha sen yerinden kalkmadan onu ben sana getiririm. Çünkü benim gücüm bu işi yapmaya yeter."Perilerden pek kuvvetli biri İfrit dedi ki — Sen yerinden kalkmadan evvel ben onu sana getiririm. Bu işde kuvvetliyim [¹], içindekiler hakkında da emniyetliyim».[1] Taşıması bana ağır bir ifrit “Ben onu sana, sen yerinden kalkmadan önce getiririm ve bu hususta güvenilir bir güce sahibim”¹⁰ “İfrit” özel bir isim olmaktan ziyade bir sıfattır. Güçlü, kuvvetli, gözü pek, yaramaz, ele avuca sığmaz kimse demektir. Cinler ve insanlar için ku... Devamı..Cinlerden bir ifrit, “Sen daha makamından kalkmadan önce, ben onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim” emrindeki cinlerden güçlü ve yetenekli biri olan ifrit, “Sen daha yerinden kalkmadan onu sana getirebilirim!” dedi, “Gerçekten bunu yapabilecek güce sahibim ve son derece güvenilir biriyim.”Cinnler’den bir ıfrît -“Sen makamından kalkmadan önce sana onu ben getiririm. Benim, buna karşı elbette güvenilir bir gücüm vardır” kahramanı İfrit " Ben onu sana daha sen yerinden kalkmadan getirebilirim. Hem de bunu teminatlı olarak yapabilirim. "Süleyman’ın toplumundan olmayan, yabancı toplumun askerlerinden İfrit; "Ey Süleyman! Sen ordularını hazırlayıp yola çıkarmadan önce ben onu sana getiririm. Bunu yapmaya gücüm yeter. Ben sözüne güvenilir biriyim!" bir ifrit [*] “Oturduğun yerden kalkmadan önce onu sana getiririm. Ben bu konuda güçlüyüm, güvenilirim!” demişti.[Ifrît] kelimesi, “çok güçlü, kuvvetli, her işinde maharetli, cinlerin reisi” gibi anlamlara bilgiç birisi de¹ “Sen makamından kalkmadan, ben onu sana getiririm ve gerçekten bu konuda ben güvenilir bir güce sahibim.” İfrit Kelime olarak pis, çetin, kuvvetli anlamına gelir. Buradaki anlamı ise; şer ve pislikte son derece güçlü, şeytanlıkta ileri giden, tuttuğunu ... Devamı..[Süleyman’a bağlı] görünmeyen varlıklar içinden gözüpek biri “Daha oturduğun yerden kalkmadan onu sana getirebilirim, çünkü ben bu konuda gerçekten güvenilir bir güce sahibim!” son derece becerikli biri “Ben, onun tahtını, sen yerinden kalkmadan sana getiririm çünkü ben onu getirecek güce sahip, güvenilir biriyim” varlıklara mensup şeytânî maharette biri “Sen daha oturduğun yerden kalkmadan onu sana getiririm; çünkü ben bu konuda güvenilir bir güce sahibim” dedi.[³³¹⁶][3316] Ifrîtin türetildiği el-afer “toprak, yer” mânasına gelir. Âferah, “güreşte sırtını yere getirdi” demektir. Tüm anlamları olumsuzdur. Zımnen... Devamı..Cin tâifesinden bir ifrit dedi ki Ben onu daha sen makamından kâim olmadan sana getiririm ve şüphe yok ki, ben onun üzerine elbette kuvvetliyim, eminim.»Cinlerden mağrur ve iddiacı bir ifrit “Ben, ” dedi, “Sen makamından kalkmadan, onu sana getiririm. Benim onu taşımaya gücüm yeter, hem de zayi etmeden güvenilir tarzda getirecek emin bir kimseyim. ”Cinlerden bir ifrit kötü bir cin "Sen makamından kalkmadan önce ben onu sana getiririm, dedi, bunu yapmağa gücüm yeter ve bana güvenilir."Tâife-i cinden bir 'ifrit "Makâmından kıyâm itmezden evvel buraya getiririm. Buna kuvvetim ve emânetim vardır" bir ifrit[*] dedi ki “Sen makamından kalkana kadar onu sana getiririm. Bu konuda güçlü, güvenilir biriyim.”[*] Dahiliği, dehası olan, yetenekli melek ...Cinlerden biri -Ben, onu sana, sen yerinden kalkmadan önce getiririm. Buna gücümün yeteceğinden eminim, bir ifrit “Daha sen makamından kalkmadan onu sana getiririm,” dedi. “Çünkü ben bu konuda güçlü ve güvenilir bir kimseyim.”Cinlerden bir ifrit şöyle dedi "Sen daha makamından kalkmadan, onu sana getirebilirim. Ben bunu yapacak güçteyim ve gerçekten güvenilir biriyim."eyitti bir ķuvvetlü ulu dįv perrįlerden “ben getürem saña anı andan ilerü kim durasın yirüñden daħı bayıķ ben anuñ üzere ķavıvan inam.”Bir dīv eyitdi perīlerden kim Ben getüreyin anı saña yirüñden durmazdanöñdin. Daḫı ben anuñ üstine ḳatı güçlü‐men ve imin‐men, olan çox qüvvətli və nəhəng bir ifrit dedi “Sən yerindən taxtından qalxmamış mən onu sənə gətirərəm. Mən bu işi görməyə çox qüvvətliyəm, e’tibarlıyam! Mənim Bəlqisin taxtını götürüb gətirməyə gücüm çatar. Mən taxtın üzərində olan qızıl-gümüşə, lə’l-cəvahirata əlimi belə vurmaram, onlardan heç bir şey götürmərəm!”A stalwart of the Jinn said I will bring it thee before thou canst rise from thy place. Lo! I verily am strong and trusty for such an ´Ifrit,3274 of the Jinns "I will bring it to thee before thou rise from thy council indeed I have full strength for the purpose, and may be trusted."3274 'Ifrit a large, powerful jinn, reputed to be crafty hence he is anxious to be recognised as one that "could be trusted". ❬ Önceki Sonraki ❭ قَالَ عِفْرِيتٌ مِّنَ ٱلْجِنِّ أَنَا۠ ءَاتِيكَ بِهِۦ قَبْلَ أَن تَقُومَ مِن مَّقَامِكَ ۖ وَإِنِّى عَلَيْهِ لَقَوِىٌّ أَمِينٌ Tefhim-ul Kuran Cinlerden ifrit Sen daha makamından kalkmadan önce, ben onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim.» dedi. Meallere göre Neml Suresi 39. Ayet Tüm Mealler Neml 39 Elmalılı Hamdi Yazır Orijinal Neml 39 Diyanet İşleri Başkanlığı Neml 39 Elmalılı Hamdi Yazır Neml 39 Ali Fikri Yavuz Neml 39 Diyanet Vakfi Neml 39 Elmalılı Hamdi Yazır Sade Neml 39 Elmalılı Hamdi Yazır Sade 2 Neml 39 Fizilal-il Kuran Neml 39 Hasan Basri Çantay Neml 39 İbni Kesir Neml 39 Ömer Nasuhi Bilmen Neml 39 Tefhim-ul Kuran Neml 39 Kuran Yolu Neml 39 ❬ Önceki Sonraki ❭ قَالَ عِفْرِيتٌ مِّنَ ٱلْجِنِّ أَنَا۠ ءَاتِيكَ بِهِۦ قَبْلَ أَن تَقُومَ مِن مَّقَامِكَ ۖ وَإِنِّى عَلَيْهِ لَقَوِىٌّ أَمِينٌ Neml Sûresi 37-40. Ayet Tefsiri Hakkında Konusu Nuzül Neml Sûresi Hakkında Neml sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 93 âyettir. İsmini 18. âyette geçen ve “karıncalar” mânasına gelen اَلنَّمْلُ neml kelimesinden alır. Sûrenin, Hz. Süleyman ve Sebe’ melikesi kıssasına geniş yer vermesi sebebiyle “Süleyman sûresi” ve Hüdhüd adlı kuştan bahsedilmesi sebebiyle de “Hüdhüd sûresi” isimleri de vardır. Mushaf’taki resmi sırası itibarıyla 27, iniş sırasına göre ise 48. sûredir. İçinde tilâvet secdesi bulunmaktadır. Neml Sûresi Konusu Sûre, ana konu olarak İslâm’ın inanç esaslarından bahseder. Allah’ın varlığı ve birliği, peygamberlik, vahiy gerçeği ve ilâhî kitaplar, âhiret hayatı mevzuları işlenir. İşlenen mevzulara ışık tutması bakımından Hz. Mûsâ, Hz. Dâvûd ve Hz. Süleyman, Hz. Sâlih ve Hz. Lût’un kıssalarından birer kesit takdim edilir. Allah Teâlâ’nın kâinattaki kudret ve azamet tecellilerinden misaller verilerek akıllar ve kalpler tevhidin idraki için harekete geçirilir. Kıyâmetin büyük alametlerinden biri olan دابة الأرض dâbbetü’l-arz bu sûrede anlatılır. Kıyâmet ve mahşer manzaralarına kısa bir dokunuştan sonra, dünyada iman ve sâlih ameller peşinde koşanlarla, nefeslerini günahlar ve nefsânî arzular yollarında hebâ edenlerin âkıbetleri gözler önüne serilir. Kurtuluş yolu olarak da Allah’a kulluk etmek, O’na teslim olmak, Kur’ân-ı Kerîm’i mânasını anlayarak okumak, sapıklıktan uzak durup hidâyet yollarına yönelmek ve hiçbir şeyden gâfil olmayan Allah’ı hamde devam etmek gösterilir. Neml Sûresi Nuzül Sebebi Mushaftaki sıralamada yirmi yedinci, iniş sırasına göre kırk sekizinci sûredir. Şuarâ sûresinden sonra, Kasas sûresinden önce Mekke’de inmiştir. اِرْجِعْ اِلَيْهِمْ فَلَنَأْتِيَنَّهُمْ بِجُنُودٍ لَا قِبَلَ لَهُمْ بِهَا وَلَنُخْرِجَنَّهُمْ مِنْهَٓا اَذِلَّةً وَهُمْ صَاغِرُونَ ﴿٣٧﴾ قَالَ يَٓا اَيُّهَا الْمَلَؤُ۬ا اَيُّكُمْ يَأْت۪ين۪ي بِعَرْشِهَا قَبْلَ اَنْ يَأْتُون۪ي مُسْلِم۪ينَ ﴿٣٨﴾ قَالَ عِفْر۪يتٌ مِنَ الْجِنِّ اَنَا۬ اٰت۪يكَ بِه۪ قَبْلَ اَنْ تَقُومَ مِنْ مَقَامِكَۚ وَاِنّ۪ي عَلَيْهِ لَقَوِيٌّ اَم۪ينٌ ﴿٣٩﴾ قَالَ الَّذ۪ي عِنْدَهُ عِلْمٌ مِنَ الْكِتَابِ اَنَا۬ اٰت۪يكَ بِه۪ قَبْلَ اَنْ يَرْتَدَّ اِلَيْكَ طَرْفُكَۜ فَلَمَّا رَاٰهُ مُسْتَقِرًّا عِنْدَهُ قَالَ هٰذَا مِنْ فَضْلِ رَبّ۪ي۠ لِيَبْلُوَن۪ٓي ءَاَشْكُرُ اَمْ اَكْفُرُۜ وَمَنْ شَكَرَ فَاِنَّمَا يَشْكُرُ لِنَفْسِه۪ۚ وَمَنْ كَفَرَ فَاِنَّ رَبّ۪ي غَنِيٌّ كَر۪يمٌ ﴿٤٠﴾ Karşılaştır 37 “Haydi hediyelerinizi de alıp geri dönün ve onlara şunu bildirin Biz onların üzerine asla karşı koyamayacakları ordularla varacağız; elbette onları zelil ve küçük düşürülmüş bir halde ülkelerinden sürüp çıkaracağız.” Karşılaştır 38 Elçi döndükten sonra Süleyman dedi ki “Ey ileri gelenler! Onlar müslüman olarak bana gelmeden önce, o kadının tahtını hanginiz bana getirebilir?” Karşılaştır 39 Cinlerden bir ifrit “Ben, daha sen makâmından kalkmadan önce onu sana getiririm. Çünkü ben gerçekten bu konuda çok kuvvetli, güvenilir biriyim” dedi. Karşılaştır 40 Kitaptan husûsî bir bilgiye sahip kişi ise “Ben onu sana daha gözünü kırpmadan getiririm” dedi. Süleyman tahtı yanı başında hazır görünce “Bu, Rabbimin lutfundandır; nimetine karşı şükür mü yoksa nankörlük mü edeceğim diye beni sınıyor. Kim şükrederse kendi iyiliği için şükretmiş olur. Kim de nankörlük ederse şüphesiz Rabbim hiçbir şeye muhtaç değildir, lutuf ve keremi pek boldur.” TEFSİR Hz. Süleyman bu jestiyle Belkıs’ın kalbine tesir edip onu Allah’a iman ve itaate yaklaştırmayı hesaplıyordu. Cinlerden bir “ifrit” yani son derece akıllı ve kuvvetli olan bir cin, tahtı Hz. Süleyman oturduğu makâmından kalkmadan önce getirebileceğini söyledi. Bunu mutlaka yapabilecek kuvvet ve ona zarar vermeyecek bir güvenilirliğe sahip olduğunu ilâve etti. Ancak belirtilen bu zaman dilimi Hz. Süleyman’a uzun geldi. İşin bundan daha kısa bir müddet içerisinde tamamlanmasını arzu etti. Çünkü tebaası arasında bu işi yüzünün akıyla başarabilecek istidatta kişilerin bulunabileceğini biliyordu. Gerçekten de katında kitaptan hususi bir bilgi olan bir kişi, henüz Hz. Süleyman gözünü kıpırdatmadan tahtı getirip, onun hemen yanı başına yerleştiriverdi. Söylemesi ile tahtın gelmesi bir oldu. Kur’an, tahtı getiren kişinin kimliğini ve bilgi aldığı kitabın ne olduğunu gizlediği için, bununla alakalı tartışmaların sağlayacağı bir faydanın olmadığını düşünüyoruz. Esas üzerinde düşünülmesi gereken, kocaman tahtın o dönemin ilmî ve teknik şartları içerisinde saniyeden daha kısa bir süre içinde 2000 km’den daha uzun bir mesafeden getirebilmiş olmasıdır. Şüphesiz mûcize veya kerâmet olarak kabul edilen bu hâdisenin, günümüzde elektronik yollarla ses ve görüntü naklinden sonra ışınlama yöntemiyle eşya nakli üzerinde çalışan bilim dünyasına açık bir ufuk gösterdiği ve onların önüne yüksek bir çıta koyduğu anlaşılmaktadır. İkinci olarak üzerinde düşünülmesi gereken nokta, tasarrufu altında gerçekleşen böyle hârikulâde bir olay karşısında Hz. Süleyman’ın sergilediği kulluk anlayışıdır. O, Allah’ı çok iyi tanıyor ve bütün nimetlerin O’ndan olduğunu biliyordu. Bunun bir imtihan olduğunu, Allah’ın kullarını zâhiren şer gibi gözüken şeylerle imtihan ettiği gibi, zahiren iyilik gözüken şeylerle de imtihan edebileceğini bk. Enbiyâ’ 21/35, mühim olanın nimete şükrederek imtihanı kazananlardan olmanın gereğini söylüyordu. Nankörlerin ise Allah’a bir zarar veremeyecekleri gibi, kendi istikballerini tehlikeye atmakta olduklarını hatırlatıyordu. Çünkü Allah hiç kimseye ve hiçbir şeye muhtaç değildir. O çok yüce, çok cömerttir; ihsan ve ikramı karşılamaya hazırlanan Süleyman bir taraftan melikenin dikkatini öğrenmek, bir taraftan da Allah’ın huzurundaki ebedî saltanatın yanında dünya saltanatının bir değeri olmadığını göstermek üzere küçük bir taktiğe başvurdu Kaynak Ömer Çelik Tefsiri Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an MealiCinlerden bir ifrit, "Sen makamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Gerçekten bu işe gücüm yeter ve bana güvenebilirsiniz" Okuyan Kur’an Meal-TefsirCinlerden bir ifrit* "Oturduğun yerden kalkmadan önce onu sana getiririm. Ben bu konuda güçlüyüm, güvenilirim!" Yüksel Mesaj Kuran ÇevirisiCinlerden bir ifrit, "Sen daha yerinden kalkmadan onu sana getirebilirim. Bunu becerebilecek güce sahibim" bir ifrit* "Sen makamından kalkmadan önce onu sana getiririm. Bunu gerçekleştirebileceğimden eminim." Vakfı Süleymaniye Vakfı MealiCinlerden bir ifrit* dedi ki "Sen makamından kalkana kadar onu sana getiririm. Bu konuda güçlü, güvenilir biriyim."Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim GerçekCinlerden korkusuz birisi, şöyle dedi "Sen daha yerinden kalkmadan, onu sana getiririm. Çünkü aslında, bunu yapabilecek güvenilir bir güç, gerçekten bende var!"*Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’anGörünmeyen varlıklara mensup şeytani maharette biri "Sen daha oturduğun yerden kalkmadan onu sana getiririm; çünkü ben bu konuda güvenilir bir güce sahibim" Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim MealiCinlerden bir ifrit şöyle dedi "Sen daha makamından kalkmadan, onu sana getirebilirim. Ben bunu yapacak güçteyim ve gerçekten güvenilir biriyim."Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe AnlamıCinlerden ifrit "Sen daha makamından kalkmadan, ben onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim." sadeleştirilmiş Cinlerden bir ifrit "Sen makamından kalkmadan önce ben onu sana getiririm. Ve gerçekten bunu yapmaya hem gücüm, hem de güvenim var." Esed Kur'an MesajıSüleyman'a bağlı görünmeyen varlıklar içinden gözüpek biri "Daha oturduğun yerden kalkmadan onu sana getirebilirim, çünkü ben bu konuda gerçekten güvenilir bir güce sahibim!" İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe MealiCinlerden bir ifrit, "Sen yerinden kalkmadan ben onu sana getiririm ve şüphesiz ben, buna güç yetirecek güvenilir biriyim" Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce MealiCinden bir ıfrit, ben, dedi onu sana sen makamından kalkmazdan evvel getiririm ve her halde ben buna karşı kuvvetli bir eminimSüleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce MealiCinlerden bir ifrit kötü bir cin "Sen makamından kalkmadan önce ben onu sana getiririm, dedi, bunu yapmağa gücüm yeter ve bana güvenilir."Cinlerden ifrit "Sen daha makamından kalkmadan, ben onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir emiyn bir güce sahibim" Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i KerimCinden bir ifrit "Sen makaamından kalkmadan ben onu sana getiririm. Ben buna karşı her halde güvenilecek bir kuvvete malikim" bir ifrit dedi ki Sen; yerinden kalkmadan, onu sana getiririm, eminim ki buna gücüm Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe AnlamıCinlerden biri -Ben, onu sana, sen yerinden kalkmadan önce getiririm. Buna gücümün yeteceğinden eminim, Yıldırım Kuran-ı Kerim ve MealiCinlerden mağrur ve iddiacı bir ifrit "Ben," dedi, "Sen makamından kalkmadan, onu sana getiririm. Benim onu taşımaya gücüm yeter, hem de zayi etmeden güvenilir tarzda getirecek emin bir kimseyim."Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an ÇözümüCinn'den bir ifrit dedi ki "Sen yerinden ayağa kalkmadan önce onu sana getiririm... Bu iş için yeterli güce sahip olduğuma güvenebilirsin. "Edip Yüksel Eski Baskı Mesaj Kuran ÇevirisiCinlerden bir ifrit, 'Sen daha yerinden kalkmadan onu sana getirebilirim. Bunu becerebilecek güce sahibim,' Aktaş Eski Baskı Kerim Kur'anCinlerden bir ifrit* "Sen makamından kalkmadan önce onu sana getiririm. Bunu gerçekleştirebileceğimden eminim." Khalifa The Final TestamentOne afrit from the jinns said, "I can bring it to you before you stand up. I am powerful enough to do this."The Monotheist Group The Quran A Monotheist TranslationA powerful being from among the Jinn said "I will bring it to you before you rise from your station. For I am strong and trustworthy."Edip-Layth Quran A Reformist TranslationA powerful being from among the Jinn said, "I will bring it to you before you rise from your station. For I am strong and trustworthy."

neml suresi 39 ayet tefsiri